Tarihte Araplar ve Yahudiler

Ahmet Susa

  D. Ahsen Batur  

Selenge Yayınları,  İstanbul  2005  ISBN: 978-975-8839-27-6

Dil: Türkiye Türkçesi  Türü: Kitap  Alt türü: Araştırma - İnceleme

Dış bağlantı: http://selenge.com.tr/index.php/kitaplar/34-aratrma-nceleme/110

Bu eseri üyemiz İskender temin etmiştir. Kaynağına ulaşmak için tıklayınız
Ülkemizde ve hatta dünyada bu konuyla ilgili olarak yayınlanan kitapların başlıkları genellikle Yahudiler ve Araplar'dır. Yazar eserinde buna özellikle vurgu yaparak, başlığı rastgele atmadığını, çünkü Araplar varken Yahudiler'in henüz tarihte yer almadıklarını kaydetmektedir.


Kitabı okuduğunuz zaman karşınıza iki İbrahim, iki Musa ve iki Tevrat çıkacaktır. Bunlardan birisi gerçek, diğeri sahte ve uydurmadır. Kur'an'da sözü edilen İsrail oğullarıyla Yahudiler aynı halk değildir. Bugüne kadar Tevrat'a dayandırılmış bir tarih okutulduğu için, biz, onları hep aynı halk diye bilir, Araplar'la Yahudiler'i de amcaoğulları olarak görürdük. Halbuki gerçek hiç de öyle değil. Bir kere kavm-i Musa dediğimiz İsrail oğulları Mısır'ı istila eden çoban kralların yani Heksoslar'ın bakiyeleri, tek Tanrı'ya inanan Mısırlı askerler ve efendilerinden kaçan kölelerden ibaretti. Yahudiler ise MÖ. 8-7. Yüzyıllarda ortaya çıkmış küçük bir halktır. Tevrat'ta geçen Abiriler veya Batı dillerindeki şekliyle Habirular kesinlikle İbraniler'e değil, göçebe halklara işaret etmektedir. Kaldı ki, İbranice dahi MÖ. VIII. Yüzyılda Aramicenin bozulmuş bir şekli olarak ortaya çıkmıştır...


Tevrat'a kalırsa Musa'ya indirilen kitap Aramice gönderilmiştir. İyi ama, Musa firavunun sarayına bir bebek olarak geldi. Sarayda büyüdü. Orada Kıpticeden başka dil konuşulmuyordu. Dolayısıyla Musa ne İbranice bilirdi, ne de Aramice. Allah'ınsa gönderdiği bir peygambere anlamadığı bir dille kitap indirmesi zaten düşünülemez.


Hz. İbrahim'le Musa dönemi arasında 600, yine İbrahim'le Yahudiler arasında 1300 yıllık bir zaman dilimi vardır. Yahudiler'in Allah'ın seçkin halkı olduğu, Tanrı'nın Filistin'i onlara vaadedilmiş topraklar olarak verdiği iddiası da tamamıyla Tevrat'a dayalı tarihî bir yalandır. Yahudiler'in tanrısı Yahve (veya Yahova) aslında Arap Kaysi kabilesinin büyük tanrısının adıdır. Yahudilikle Museviliği birbirine karıştırmamak gerekir. Yahudi, etnik bir addır. Musevilik ise bir dindir. Musevi ümmet vardır ve dünyanın çeşitli yerlerine dağılmış olan Yahudiler sadece aynı dine mensup olan insanlardır, ama aralarında herhangi bir etnik bağ yoktur. Renkleri ve dilleri dahi başkadır.


Bu kitap, kırk yıllık bir çalışmanın ürünüdür ve bu haliyle tarihen doğru zannettiğimiz pek çok bilgiyi altüst edecek orijinal çıkış ve hükümler içermektedir.

Yorum

Bu eser hakkında henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yazan siz olun.

Yayınlanacak yorumunuza bir başlık yazın: Yorumunuzu yazın: